Yenilenebilir Enerji
INSAN, yasamini dogal çevrede
sürdürürken ihtiyaçlarini da dogal kaynaklardan sagliyordu. Kurutmayi ve isinmayi
günesle, tahil üretimini rüzgarla yapiyor, bir kandilin isigiyla aydinlanabiliyordu.
Nüfus artip ihtiyaçlar çesitlenince, "daha çok" ve "daha hizli"yi
isteyen insan, yeni kaynaklarin arayisina girdi. Önce buharin kesfinde oldugu
gibi kullandigi kaynaklari yogunlastirarak "daha fazla" enerji elde
etti. Ancak suda yaptigi yogunlastirmayi günesin daginik enerjisini birlestirmek
için denemek yerine daha kolay bir yolu seçti. Yakilmasiyla daha fazla enerjiyi
açiga çikaran yakitlara yöneldi. Fakat bu yakitlarin çevreye ve atmosfere verdigi
zarar, sagladigi faydayi gölgeledi.
Çok degil, 100 yil gibi kisa bir sürede fosil yakitlarin dogaya ve canlilarin sagligina verdigi zararlar etkisini gösterdi. Kömür, dogalgaz, petrol gibi binlerce yilda olusmus kaynaklar "insanligin gelismesi(!)" adina tükendikçe, atiklariyla hava, su, toprak da tükenmeye basladi. Fosil yakitlar olarak adlandirilan kömür, petrol ve dogalgazin yarattigi olumsuzluklar sadece yakin çevreyle sinirli kalmadi; atmosfere de yayildi. Tanay Sitki Uyar 29/03/2004
Yenilenebilir enerji kaynaklari.